İmposter Sendromu Nedir ve Nasıl Tarif Edilebilir?

İmposter Sendromu, aslında kendini yetersiz hissetme veya “sahte” olduğunu düşünme hissini tanımlamak için kullanılan bir terimdir. Bu his, kişinin başarılarına veya becerilerine rağmen, kendine güven seviyesinin düşük olmasından kaynaklanabilir. İmposter Sendromu olan biri, başarısının tamamen şans eseri olduğuna inanır ve gerçekte yetenekli olduğunu düşünmez.

İmposter Sendromunun belirtileri arasında, sürekli olarak kendi kendini eleştirme, başkalarının kendisinden daha yetenekli olduğunu düşünme ve başarısız olmaktan korkma gibi davranışlar yer alır. Bu his, genellikle kapalı bir toplulukta veya seçkin bir toplulukta çalışan kişiler arasında daha yaygındır.

Birçok insan, özellikle işyerinde veya okulda, kendilerini zaman zaman sahte hissederler. Ancak, İmposter Sendromu olan kişiler, bu hisseden kişilerden farklı bir şekilde, kendilerine güven eksikliğine neden olan yoğun bir kaygıya sahiptirler. Bu kaygı, kişinin özgüvenini ve performansını olumsuz etkileyebilir ve hatta işten çıkarma gibi ciddi sonuçlara yol açabilir.

İmposter Sendromundan Mustarip Olan Kişilerin Ortak Özellikleri Nelerdir?

İmposter sendromu, son yıllarda oldukça popüler hale gelen bir kavramdır. Kendi başarısına ve yeteneklerine güvenmeyen, sürekli kendisini sorgulayan ve başarısını şansa veya dış etkenlere bağlayan kişilerde sıklıkla görülen bir durumdur. Peki, imposter sendromundan mustarip olan kişilerin ortak özellikleri nelerdir?

İmposter sendromu olan kişiler, genellikle mükemmeliyetçi kişilik özelliklerine sahiptirler. Kendilerinde hata yapma, eksiklik bulma konusunda oldukça hassastırlar ve sürekli olarak kendilerini eleştirirler. Başarısızlık korkusuyla hareket eden bu kişiler, başarılı oldukları durumlarda bile kendilerini tatmin edemeyebilirler.

Diğer bir ortak özellik ise, başarısını şansa veya dış etkenlere bağlama eğilimidir. Kendi yeteneklerinden şüphe eden bu kişiler, başarılı oldukları durumlarda bile kendilerine saygı duymayabilirler.

Bir diğer özellik ise, yüksek beklentilerle hareket etme eğiliminde olmalarıdır. Kendi kendilerine belirledikleri standartlar oldukça yüksektir ve bu standartlara ulaşamadıklarında kendilerini yetersiz hissederler.

Güçlü bir iç çekişme de bu kişilerin ortak özelliklerindendir. Kendilerini sürekli olarak sorgulayan ve eksik bulan bu kişiler, başarılarına karşı bile kendilerini yetersiz hissedebilirler.

İmposter sendromundan mustarip olan kişilerde görülen diğer bir özellik de, eleştiriye karşı aşırı hassasiyettir. Kendilerini ve yeteneklerini eleştiren herhangi bir yorum, bu kişilerde aşırı kaygı ve stres yaratabilir.

İmposter sendromundan mustarip olan kişilerin ortak özellikleri, kendilerine ve yeteneklerine güvenmeden hareket etmeleri, sürekli kendilerini sorgulamaları ve eleştiriye karşı aşırı hassasiyet göstermeleridir. Bu kişiler, kendilerine olan güveni artırmak, hatalarını kabul etme ve başarılarını kutlama gibi yollarla imposter sendromuyla başa çıkabilirler.

Hangi Mesleklerde İmposter Sendromu Daha Sık Görülür?

İmposter sendromu, kendini sürekli olarak yetersiz hissetme, başarısız olma korkusu ve başarısını gerçekten hak etmediğini düşünme gibi duygusal belirtilerle karakterize edilen geniş bir psikolojik durumdur. Bu durumun çoğu zaman, kendini kanıtlama gereksinimleri olan yüksek stresli mesleklerde çalışan kişilerde daha yaygın olduğu düşünülür.

• İşletme Yöneticileri
• Hukukçular
• Doktorlar ve hemşireler
• Yazarlar ve gazeteciler
• Grafik tasarımcıları

Bu mesleklerde çalışan kişiler, genellikle zorlu bir rekabet ortamında bulunurlar ve kendilerini çok fazla stres altında hissederler. Kendilerini sürekli olarak kanıtlamaya çalışırlar ve başarısız olursa korkuları, imposter sendromuna neden olabilir.

İmposter sendromunun bu mesleklerde daha yaygın olması, bu kişilerin kendilerini daha fazla yargıladığı, başkalarının onayına ihtiyaç duydukları ve kendi başarılarını sorguladıkları gerçeğiyle açıklanabilir. Bu durumda, bu kişilerin başarılı olduklarını ve bir şeyleri iyi yapabildiklerini kabul etmeleri, imposter sendromunu yenebilmeleri için önemlidir.

İmposter Sendromuyla Başa Çıkmanın Yolları Nelerdir?

İmposter Sendromu son zamanlarda sıkça duyduğumuz bir kavram oldu. Bireylerin yeteneklerine ve başarılarına rağmen kendilerini yeterli hissetmemeleri sonucu ortaya çıkan İmposter Sendromu, psikolojik bir rahatsızlıktır. Kendilerini sürekli olarak eksik ve yetersiz hisseden insanlar, bu sorunu yaşadıklarını düşünmedikleri için genellikle bu konuda yardım almaktan kaçınırlar.

İmposter Sendromundan kurtulmak için ilk yapılması gereken şey, kendi kendine sorgulamaktır. Bir işi başarmak için elinizden gelenin en iyisini yaptığınızı kabullenin. Bazen başarısızlıklar sadece işinizin doğası gereği gerçekleşebilir ve bu doğal bir süreçtir.

İkinci olarak, İmposter Sendromundan kurtulmak için yapabileceğiniz diğer bir şey, kendinize gerçekçi hedefler koymaktır. Hedeflerinizin sizi motive etmesi gerekiyor, ancak aynı zamanda ulaşabilir olmalıdırlar. Hedeflerinize ulaşamadığınızda kendinizi yetersiz hissetmeniz daha kolay olacaktır, bu nedenle başlangıçta küçük ama gerçekçi hedefler belirleyin. Bu değişiklik, kendinize olan güveninizi artıracak ve İmposter Sendromundan kurtulmada size yardımcı olacaktır.

• Bir diğer yararlı strateji, olumlu mantralar kullanmaktır. Kendinizi olumlu bir şekilde düşünmeye zorlamak, mental olarak daha güçlü olmanıza yardımcı olabilir.
• Son olarak, İmposter Sendromundan kurtulmanın bir başka yolu, başkalarına yardım etmek ve başkalarının da kendilerini olumlu hissetmelerini sağlamaktır. Kendinizi güçlü bir destek ağına sahip olmaya teşvik edin.

İmposter Sendromu, kendinizi yetersiz hissetmenize neden olan zihinsel bir engeldir. Ancak bu sendromla mücadele edilebilir. Kendinize karşı daha nazik olun, gerçekçi hedefler belirleyin ve olumlu mantraları kullanın.

İmposter Sendromunun Sebep Olduğu Olumsuz Sonuçlar Nelerdir?

İmposter sendromu, kendisini başarısız biri olarak algılayan kişilerin düşünceleri ve hissettikleri nedeniyle kendilerine olan güvenlerini kaybettikleri bir durumdur. Bu durum özellikle kültür, cinsiyet veya yaş farkı gözetmeksizin herhangi birine etki edebilir.

Bu durumun olumsuz sonuçları vardır. İlk olarak, sürekli başarısız olma korkusu nedeniyle kişiler istedikleri şeyleri yapmaktan kaçınabilirler. Bu da kişisel ve profesyonel gelişimlerini engelleyebilir.

Bir diğer olumsuz sonuç, stres, kaygı ve depresyon gibi duygusal sorunlardır. İmposter sendromu olan kişiler, kendilerini sürekli olarak yetersiz hissettikleri için endişeli ve stresli hissedebilirler.

Diğer bir sonuç, olası yanlış anlaşılmalar veya başarısızlıklar nedeniyle yetersizlik hissiyatı ortaya çıkmasıdır. Bu da daha kötü bir kendilik imajı oluşturmaya ve kendisine olan güveni daha da azaltmaya neden olabilir.

İmposter sendromu olan kişiler ayrıca, çalışmalarındaki düşük performansları nedeniyle işlerinden çıkarılmaktan endişe edebilirler.